Ah Zaman Daha Neleri Alıp Götüreceksin Bizden?

Biraz önce bir dosya ararken karşıma 10 yıl önce heyecanlı bir genç iken Nureddin Yıldız hocama sorduğum bir sual çıktı. Yıllar sonra tekrar okuyunca soruyu okur okumaz cevabı zihnimde canlandı. Gecenin 2'sinde bi duygulandım. Müteessir oldum. Sizlere de belki faydası dokunur düşüncesiyle hocamızın cevabını paylaşmak istedim. 

Hocamızın vermiş olduğu tavsiyesine geçmeden önce gönderdiğim suali okuyunca gözümde 10 yıl önceki halimi canlandı. Eski heyecanımı gayretimi yokladım. Şuan ki halime üzüldüm. Ne hedefler ne gayelerle doluymuşum. Ah zaman daha neleri alıp götüreceksin bizden?

Rabbimin lütfuyla genç yaşta yaşıtlarımda olmayan bir şuura sahiptim. Eskiden alimlerimizin yaptığı gibi yola koyuldum ilim yoluna daha 14 yaşımda. Öncesinde ailemin çabası ve gayreti hep vardı. (Allah onlardan razı olsun.) Ama bu benim aldığım belki de ilk büyük karardı ve hayatımın birçok açıdan en zor zamanlarını geçirdim. Zihnimdeki en büyük soru ise “Cenneti nasıl kazanacağım?” sorusu belki de korkusuydu. İyi veya kötü elimden geldiğince mücadele ettiğim yıllardı. Hatta şuan kaldıramayacağım bir mücadele. Hata ve eksiklerim doğrularımdan çoktur ama rabbimden elimden geleni yapmaya çalıştığım bu yıllardaki amellerimi kabul buyurmasını niyaz ediyorum.

Mermi her zaman hedef tahtasına isabet etmez. Atıcı, silah, mesafe hepsi etkilidir hedefe ulaşmakta. Belki kusur bendeydi belki de gittiğim yerde belki de hedef tahtasında ya da hepsinde…

Ama geçen 10 yıl sonrası dönüp bakınca hedef tahtasına olan mesafe iyice artmış ve gözler körelmiş...

El hasıl lise çağlarını gurbette geçirmiş ve şuan yazsam da ifade edemeyeceğim büyük duygu ve heyecanlar içerisinde, derdi dini olan, içi bu uğurda yanan bir genç olarak yazmıştım Nureddin hocama. Sualimin cevabı şöyleydi:

“Aleykümselam. Dinimize hizmet etmek için şu veya bu iş sahibi olmak gerekmez. Her mü'minin dini için yapabileceği pek çok şey muhakkak vardır. Alim olma yöntemi ile hizmet etmeyi kastediyorsanız o ilme meyilli bir kabiliyetinizin olmasını gerektirmektedir. Bunun da bulunup bulunmadığı bu zamana kadar anlaşılmıştır. Dert etmenizi gerektiren bir durum yoktur. Siz önce İYİ BİR MÜ’MİN olma gayesi ile hareket edin. İyi bir mü'min oldunuz mu zaten dininiz sizden istifade etmeye başlar. Gerisini de Allah önünüzü açarak ne yapacağınızı size gösterir.”

İYİ BİR MÜ’MİN OLMAK…

Aklım erdiğinden beri iyi bir mü’min olmaya çalıştım. Ama eksik ama yanlış gayem buydu. Dediğim gibi mermi her zaman isabet etmez. Ama yaşadığımız sürece sıkılacak mermimiz var demektir.

Körelse de duygularımız zamanla, dilimizde hala İmam Hasan el Benna’nın duası vardır:

Allah gayemiz

Resul önderimiz

Kur’an düsturumuz

Cihad da yolumuzdur

Allah yolunda ölmek ise en büyük arzumuzdur.

Dualarınıza talibim.
Selam ve Dua ile.

*

Yorum Gönder (0)
Daha yeni Daha eski